Ölümsüzlük ve DNA deneyleri | Muhteşem Bir kısa belgesel mikrobilim


 



Ölümsüzlük. insan oğlunun doğar doğmaz, ölüme yaklaşmaya başlamasıyla girdiği, sonu gelmeyen bir arayış.

milattan önce 280

Çin'i birleştiren ilk imparator Çin Şi Huang, ölümsüzlük arayışında.

bu arayış doğrultusunda imparator ölümsüzlük iksirini bulabilmeleri için, ülke dışına elçiler gönderiyor.

Eski kralların ve alimlerin 10 bin yıl yaşadığı ve bunu   civa içerek yaptıkları inancıyla kendisi de  içtiği şaraplara cıva katıyor. 

fakat civa henüz 39 yaşına vardığında onu zehirleyerek öldürüyor.

imparatorun ölümsüzlük arayışı ölmesine rağmen bitmiyor. çünkü ölmeden önce her bir askerinin heykelini yaptırmaya başlamıştı. 

öldüğünde, terakota askerlerden oluşan  yeraltı ordusu ona hizmet etmeye devam edecek.

yıl 1992 

Katedrallerin Sırrı kitabı ile Simyacı Falkınelli dünya üzerindeki tüm kimyacıların dikkatini üzerine çekti.

Falkınelli sadece kendi zamanının değil tüm zamanların en iyi kimyageri.

fakat çok zaman geçmeden Falkınelli aniden ortadan kayboldu.

1953 yılında bir öğrencisi onunla karşılaştığını savunarak 80 yaşında olmasına rağmen 50 yaşında gösterdiğini söyledi.

Yani, Falkınelli insan ömrünü uzata bilecek iksiri bulmuş ola bilirmi?

Falkınellinin Kükürdü Altına Çevirmeyi başardığı söylentileri günümüzde bile söylenmeye devam ediyor. 

tarih boyunca güçlü, zeki, zengin, yada zayıf, fakir neredeyse her insan ölümsüzlük denen kelimenin meraklısı.

tarih, bunun gibi bir çok ölümsüzlük arayışı'na tanık oldu.

peki sizce, günümüzde ölümsüzlük arayışı bitmiş ola bilirmi?

Ölüm  süzlük deney leri. 


2. kısım


Yıl 2008

ABD Başkanı George Bush bir yasa tasarısına imza atıyor.

Bu yasa tasarısına göre; yeni doğan bebeklerden ailelerinden izin almadan kan örnekleri alınabilecek.

Bu kan örnekleri hükümetin biyo bankalarında devlet malı olarak saklanacak.

hükümet bunu halkın sağlık durumunu takip edip hastalıkları kontrol altına alma amacıyla yaptıklarını açıkladı.

bir bakıma hastalıkların tedavisi ve genetik bozukluklar için bu kanlar kulanıla bilir. fakat perdenin arkasında başka şeylerde olabilir.

Bu kan örneklerinden alınan DNA'lar genetik deneylerde kulanılacak olabilirmi?

Bu tür yasa tasarılarının ve girişmlerin geçmişteki örnekleri çok tehlikeli bir hareket olduğunu gösteriyor.

Bilim insanlarına göre insan DNA'sının şifresi çözülebilirse İstenilen her şey tekrardan yaratılabilir.

ilaç geliştirme ve ameliyat alanındaki ilerlemeler Hayatta kalma beklentimizi yüzyılda neredeyse iki katına çıkardı. 1920 yılında ortalama yüzde 47 olan Hayatta kalma beklentisi, bugün yüzde 80'dir

Bilim insanları ortalama bir insan ömrünün 160 yıl olduğunu savunuyor, fakat çevresel ve genetik faktörlerden dolayı yaşam süresi 80 yıla düşüyor. 

jan kalmınt , Sera Knauss gibi bazı insanlar 120 yılı aşkın bir süre boyunca yaşaya bildi. 

birincisi, hücreleri genetik olarak değiştir ki çoğalmayı bırakmasınlar. ikincisi, kendi organlarının yediği besini yap. üçüncüsü, kan hücrelerinin parçalanmasını engelle.  dördüncüsü Vücudumuzun içinde yaşayarak bütün hast alıklarla savaşacak küçük robot Doktorlar yap. 

Bilim insanlarına göre bu saydığımız dört kural 1000 yıl yaşamanın formülü. bilim insanları bunun imkansız olmadığını düşünüyor, gelecekte 110 yaş bir çocuk yaşı olabilir deniliyor. dini kitaplarda 960 yıl yaşadığı söylenen bazı insanlar var, bizimde onlar gibi uzun bir yaşam sürmemiz imkansız değil.

1960 yılında bütün dünyayı şok edecek bir tartışmaya yol açan bir düşünce ortaya çıktı. insanlar dondurup uyutulsa ve 100 yıl sonra çözülüp uyandırılsa ne olurdu?

1966 yılında Kaliforniyada 73 yaşında, emekli bir psikoloji profesörü olan James bedford kanserden ölmek üzereydi

Yeni kurulmuş bir grup tarafından yayınlanan bir ilana cevap verdi. bu grubun adı California klinik topluluğu grubuydu.


12 Ocak 1967 yılında James bedford uzun bir yaşam için, yapılan bir kan testinin öncüsü olmayı kabul etti. Hayatının son anlarını yaşarken doktoru James bedford'un Yatağının başında duruyordu ve yanında da buzla doldurulmuş devasa fıçılar bulunuyordu. Gözlerini kapatıp son nefesini verdiğinde ise Doktor onun bedenini buzla kaplamaya başladı. Doktor James bedford'un bütün kanını süzdü ve kanının yerine donmayı önleyici çözeltiler koydu ve 8 saat boyunca onu buzla dondurmaya çalıştılar. James bedford artık kanunen ölü sayılıyordu. vücudunu sıvı nitrojen ile dolu bir kapsülün içine koydular.  Sonra bedford Uçakla ˈfēniks'e götürüldü ve Divar adı verilen devasa bir sıvı nitrojen depolama kapsülüne yerleştirildi.

Daha sonraları ise James bedford  gibi bir çok insan bu işlemi yapmak için başvurdu.

Hastalar camlaştırma işlemi adı verilen bir işlemden geçirilerek donduruluyorlar ve bu yöntemle hastaların bedenlerinin çürümesi ve buz kristallerinin etkisi ile zarar görmesi engelleniyor, bunu yapmak için kapsülerin içine sıvı nitrojen pompalanıyor. Sıvı nitrojen bedenlerini sürekli eksi 196 derecede tutuyor ve böylece Vücutları yaşlanmıyor, bu işleme kryonik adı veriliyor.

sağlık durumları her ne kadar iyi olsada, günümüzde bilim onları uyandıra bilecek teknolojiye sahip değil.

Bazı bilim insanları kryonik'i imkansız bir bilim kurgu olarak nitelendiriyor.

Ancak bu kelimeler daha önce başka bir sıradışı yöntemi tanımlamak için kulanılmıştı ve günümüzde bu yöntem tıp biliminde atılmış en önemli adım denilebilir.

Aralık 1967 yılında cryonic öncüsü James bedfordun dondurulmasından sadece 11 ay sonra insan oğlunun uzun yaşam arayışında başka bir tarihi adım daha atıldı.

Güney afrika Cape Town'da küçük bir hastane'de doktor Christiaan Neethling, dünyanın ilk insandan insana kalp naklini gerçekleştirdi.

Fakat daha sonraki zamanlarda kalp nakli olan hastaların donörlerin bazı duygusal özeliklerini kazandığını fark etti,

Yani bir bateristin kalbi'ni alan bir insan, aniden bir bateriste dönüşüyor, üstelik eski hayatında hiç bateri ile ilgisi olmamasına rağmen.

Buda hücresel bir havızanın var olma kanıtı olabilir fakat henüz tamamen kanıtlanamamış.

Buda hayvanlardan organ naklinin yani zeno transplantasyonun yapılmamasının en önemli nedenlerinden biri.

organ nakli araba parçası değiştirir gibi insan parçası değiştirerek insan ömrünü uzatma yolunda atılan önemli bir adım oldu.

organ naklinde ortaya çıkan en büyük sorun organ vermek isteyen insanların çok az olması.

ancak bir doktor bununda çözümünü bulmuş gibi görünüyor.

ölmüş insanların organlarını kulanarak yedek organ üretimi yapıyor.

ve bu doktor dünyanın ilk organ mağazasını kurdu.

bu doktor ekibi ile laboratuvarda üretilmiş ilk organ olan mesaneyi geliştirmeyi başardı.

mesaneye ek olarak idrar ve damar yolarınıda üretmeyi başardılar.

Önümüzdeki 20 yıl içinde böbrek, karaciğer, pankreas, Hatta kalp ve vücudun diğer tüm organları labaratuvarlarda üretilebilir.

5 Temmuz 1996 nüklear transfer süreci kullanılarak yetişkin somatik bir hücreden klonlanan ilk hayvan olan koyun Dolly başarılı bir şekilde klonlandı.

gelecekte klonlama işlemi insanlar için organ yedekleme biçiminde yapıla bilir.

Doktor rendov 2007 yılında sıradışı bir deney gerçekleştirdi. Bir genç bir de yaşlı iki fareyi aldı ve onların dolaşım sistemlerini cerrahi yöntemlerle birbirine bağladı. Genç farenin kanı yavaş yavaş yaşlı farenin vücuduna akarken ilginç bir şey gerçekleşti, yaşlı hayvanlardaki kök hücrelerin daha aktif davrandıklarını fark etti, örneğin kaslarda gerçekleşen küçük hasarlar çok daha çabuk iyileşiyor du. 

Tabiki yaşlı fare eskiye göre gençleşmiş görünmüyordu, fakat hareketleri ve yaşam enerjisi daha genç olduğunu gösteriyordu. buda insanlara gençlik kanı iksirini hatırlatıyor.

yani genç insanlardaki gençlik enerjisi bir şekilde  tıpkı vampirlerdeki gibi yaşlı insanlara transfer edile bilirmi ?.

bu konudaki bir başka çalışma çıplak gözle görünemeyen olağan üstü bir teknoloji.

vücüdumuzun içinde bir toz zeresi küçüklüğünde nano robotlar vücüdumuza yerleştirlecek ve bu robotlar yaşlanma yada bozulma belirtisi gösteren hücreleri onaracak.

bu imkansız gibi görünen teknolji Wake Forest Üniversitesi labaratuvarlarında mümkün hale gelmiş gibi.

bu labaratuvarlarda bakterileri öldüren bazı nano gümüş robotlar son teknoloji ile,  hastalıkla savaşacak, hazır askerler gibi üretildi. 

bu robotlar karbondan yapılmış ve bir insan kılından bin kat daha incedir. yani O kadar küçüktür ki DNA onun etraafını sara bilir. 

Örneğin her yıl 7 milyon insanın ölümüne sebep olan kanser gibi bir hastalıkta, nanobotlar vücudun içinde timörü bulup, avlayacak. ve bu robotlar fareler üzerinde kansere karşı başarılı bir şekilde kulanıldı bile. kanser emar ve benzeri gibi cihazlarda görünememesine rağmen nanobotlar bunu görüyor, öldürüyor ve timör bir dahada geri gelemiyor.

Bu teknoloji kanseri ileştirme gibi güzel bir yerde kulanılabilir. Fakat bu nanobotlar biyolojik bir kitle imha silahına'da dönüştürülebilecek kadar tehlikeli.


Uzun yaşam yada ölümsüzlük için tarih boyunca araştırmalar olmuş ve bu araştırmalar devam etmektedir. 

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

BİLİMİN KARANLIK YÜZÜ 2. BÖLÜM | Grunenthal contergan ilacı

Tuhaf, şaşırtıcı ve ilginç insanlar ve kısaca yaşam öyküleri

Muhteşem manzaralar eşliğinde sakinleştirici müzik | rahatlatıcı müzik | rahatlatıcı video